DEVAM: 12- Bab.
حدثنا
عبيد بن
إسماعيل:
حدثنا أبو
أسامة، عن هشام،
عن أبيه، عن
عائشة رضي
الله عنها
قالت: لما
قدم رسول الله
صلى الله عليه
وسلم المدينة
وعك أبو بكر
وبلال، فكان
أبو بكر إذا
أخذته الحمى
يقول:كل
امرئ مصبح في
أهله - والموت
أدنى من شراك
نعلهوكان
بلال إذا أقلع
عنه الحمى
يرفع عقيرته يقول:
ألا
ليت شعري هل
أبيتن ليلة -
بواد وحولي
إذخر وجليلوهل
أردن يوما
مياه مجنة -
وهل يبدون لي شامة
وطفيلوقال:
اللهم العن
شيبة بن
ربيعة، وعتبة
بن ربيعة، وأمية
بن خلف، كما
أخرجونا من
أرضنا إلى أرض
الوباء. ثم
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم: (اللهم
حبب إلينا
المدينة
كحبنا مكة أو
أشد، اللهم
بارك لنا في
صاعنا وفي
مدنا، وصححها
لنا، وانقل
حماها إلى
الجحفة). قالت:
وقدمنا
المدينة وهي
أوبأ أرض
الله، قالت:
فكان بطحان
يجري نجلا،
تعني ماء آجنا.
[-1889-] Aişe r.anha'nın şöyle dediği nakledilmiştir: Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem Medine'ye hicret ettiğinde Ebu Bekir ve Bilal (r.anhuma)
şiddetli hummaya yakalanmışlardı. Hatta Ebu Bekir r.a. kendisini humma tuttuğu
zaman şöyle derdi: "Her kime sorulursa sabah olduğunda sıhhati
Ölüm ona ayakkabısının bağından daha yakındır."
Bilal ise rahatsızlığı biraz dindiği zamanlar ağlamaklı bir sesle:
"Keşke bir kez olsun geçirsem geceyi
İzhirlerle ve Celillerle dolu bir vadide.
Acaba görecek miyim bir gün Micenne pınarlarını
Bir gün tüm görkemiyle karşıma dikilecek mi Şame ve Tafîl
dağları"
diye mırıldanır ve Mekke'li müşriklerin ileri gelenlerine şöyle
beddua ederdi: "Allah'ım onlar bizi nasıl yurdumuzdan atıp bu vebalı
topraklara gönderdilerse, sen de Şeybe İbn Rebîa'yı, Utbe İbn Rebîa'yı ve
Ümeyye İbn Halefi rahmetinden kov!"
Bu yaşananlardan sonra Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle dua
etmiştir: "Allah'ım Medine'yi bize Mekke'yi sevdiğimiz gibi hatta Mekke'ye
olan sevgimizden daha fazla sevdir. Allah'ım sa'ı mıza ve müddümüze bereketler
ver, Medine'yi hastalıklardan temizle, sağlıklı bir yer eyle. Buradaki hummayı
Cuhfe'ye gönder!"
Aişe (radiyallahu anha) şöyle demiştir: "Biz Medine'ye
geldiğimizde burası yeryüzünün en vebalı bölgesi İdi. Buthan'dan akan pis sular
hastalık saçıyordu."
Tekrar: 3926, 5654, 5677,6372
حدثنا
يحيى بن بكير:
حدثنا الليث،
عن خالد بن يزيد،
عن سعيد بن
أبي هلال، عن
زيد بن أسلم،
عن أبيه، عن عمر
رضي الله عنه
قال: اللهم
ارزقني شهادة في
سبيلك، واجعل
موتي في بلد
رسولك صلى
الله عليه
وسلم.وقال
ابن زريع، عن
روح بن
القاسم، عن
زيد بن أسلم،
عن أمه، عن
حفصة بنت عمر
رضي الله
عنهما قالت:
سمعت عمر:
نحوه.وقال
هشام، عن زيد،
عن أبيه، عن
حفصة: سمعت عمر
رضي الله عنه.
[-1890-] Ömer r.a.'in şöyle dua ettiği nakledilmiştir: "Allah'ım bana
senin yolunda şehit olmayı nasip et, şehadet nimeti ile rızıklandır ve bana
Resulünün şehrinde ölmeyi lutfet!"
AÇIKLAMA: Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in evi ile minberi arasını cennet bahçelerinden bir bahçe
olarak nitelendirmesi şu anlamlara gelir:
1- "Burası inen rahmet, huzur ve özellikle Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem zamanında burada kurulan zikir halkalarına devam etmek
suretiyle hasıl olan manevi mutluluk (saadet) açısından cennet bahçesi
gibidir." Bu açıklamaya göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hadisi
benzetme edatı kullanılmadan yapılmış bir benzetme (teşbih) olur.
2- "Burada ibadet etmek kişinin cennete girmesine vesile
olur." Bu durumda Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hadisi mecazî bir
anlam taşır.
3- Hadis açık anlamı ne ise o yönde anlaşılır ve burasının
ahiret gününde cennete taşınması suretiyle gerçekten bir cennet bahçesi olacağı
kabul edilir.
Alimlerin bu hadisle ilgili olarak yaptıkları yorumların özeti
bundan ibarettir. Açıklamaların kuvveti ve doğruya yakınlığı da yukarıdaki
sıraya göredir.
"Minberim ise havzım’ın başındadır1' ifadesi şu anlama
gelir: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in minberi kıyamet gününde oraya
taşınıp Havzınm başına dikilecektir." Alimlerin çoğunluğuna göre
Resulullah'ın (s.a.v.) bu sözü söylediği sırada kullandığı minberin bizzat
kendisi oraya nakledilecektir. Bazıları ise kıyamet gününde kendisi için
kurulacak olan minberin kasdedildiğini söylemişlerdir. Ancak İlk açıklamanın
daha açık olduğunu söylemek mümkündür.